Ana içeriğe atla

Savunma Sanatı | Catenaccio

Defansif futbol bir resim olsaydı Mona Lisa'sı "Catenaccio" olurdu. "Catenaccio" İtalyanca'da asma kilit anlamına gelmektedir.



Doğuşu ve Mucidi
Katenaçyo'nun doğuşu adını aldığı coğrafyada doğmadı. Katenaçyo İsviçre'de Karl Rappan tarafından bulunur. Rappan, Servette ve İsviçre Milli Takımını çalıştırmaktadır. Ancak Rappan'ın bir sorunu vardır. Takımlarının gol yemesinden şikâyetçidir ve 3-2-5 sistemine karşı olan Rappan, bu sisteme antitodunu bulmaya kararlıdır. Rappan, forvetten birer oyuncu eksilterek 1-3-3-3 sistemini ortaya çıkarttı. Lâkin bu sistemin felsefe olarak görülüp dünyayı fethetmesi biraz zaman alacaktı.



Viani'nin Katenaçyosu
Katenaçyonun bir felsefe halini alması adının verildiği topraklara gelmesi ile olur. Katenaçyoyu bir felsefe halini almasını sağlayan isim ise Gipo Viani'dir. Viani, Salernitana ile Serie B'de katenaçyo ile şampiyon oluyordu. Viani, takımını oldukça geriye çekiyor topu rakibine veriyor. Rakip takım yüklendikçe yükleniyor ama bir türlü kilidi açamıyor sonunda savunmadan adam eksiltip ileriye yolluyorlar ve Viani'nin istediği oluyordu. Hızlı hücumlarla gole gidiyordu Viani'nin takımları. Salernitana Serie A'ya çıktığı ilk sezonda hiç deplasman maçı kazanamayıp küme düşüyordu ama Viani küçük takımlara bir umut bir çıkış yolu gösteriyordu.



Rocco'nun Katenaçyosu
Nereo Rocco 1947'de Triestina'nın başına geçmeden kasaplık yapıyordu. Bu karara tâbi herkes şaşırmıştı ama Rocco ilk sezonunda Serie A'da ikinci oluyordu. Rocco'nun takımları yeteneksizdi ama oldukça disiplinliydi.
Çok iyi defans yapıyorlardı. Rocco, Rappan'ın sistemini kullanmayıp 1-4-3-2'yi kullanıyordu. Sarkık libero oyuncusu seken topları topluyor. Topu oyuna sokuyor ve rakip forvetlere pres yapıyordu. Tarih yaprakları 1961'i gösterdiğinde Milan sportif direktörü Viani'ydi. Viani, kendi mentalitesine yakın gördüğü Rocco'yu takımın başına getiriyordu. Rocco o sezon Serie A'da şampiyon olmuştu ama bir sorun vardı. Rocco'nun katenaçyo ile oynayan Milan'ı 83 gol bulmuştu. Rocco bunu şu şekilde özetliyordu: "Biz katenaçyo ile oynadık, diğerleri ise sadece savunma yaptı." Bu değişikliğin sebebi belki oyuncu kalitesinden kaynaklanıyordu belki de daha hareketli bir oyun oynanmasından. Rocco aynı mentalite 1 Şampiyon Kulüpler Kupası, 2 Kupa Galipleri Kupası, 1 Kıtalararası Kupa ve bir de Serie A...



Herrera'nın "Acımasız" Katenaçyosu
Herrera takımın başına geldiği ilk sezonda çok gol atmış ancak şampiyon olamamıştı. Bunun üzerine başkan Morrati'ye bir söz verdi. Her gün taktikleri düşünüyor, en iyi sistemi bulmaya çalışıyordu. Çok acımasız birine dönüşmüştü. Otoritesini kimse sorgulayamıyordu. Tesislerin duvarlarına "Savaşmak ve Kazanmak" yazılı tabelayı asıyordu. Dikey pas kuralını getiriyordu orta sahaya. 3 pastan fazla pas yapmak demekti. Dikey paslarda sıkıntı yoktu ama yatay pas yapınca gol yiyordu. Herrera, 1967 yılına kadar kendi mentalitesi ile kupalara ambargo koyuyordu. Tarih bundan sonra değişecekti. Oyuncular Herrera'nın otoriter yönetiminden yılmıştı. Artık bu şekilde yönetilmek istemiyordu. Ve düşüş başlamıştı, Herrera, buradan sonra Roma'ya gitti ama orada da kayda değer bir başarı yakalayamamıştı. Sonradan Inter ve Barcelona bir kez daha şans verseler de orada da başarılı olamadı.



Sonrası
1970'lere geldiğinde Rinus Michels ve Johan Cruyff öncülüğünde yeni bir felsefe buluyorlardı. Bu felsefe oyunculara Katenaçyo'nun aksine oyunculara özgürlük veriyordu saha içinde. 1972'de Inter ile Ajax, Şampiyon Kulüpler Kupasında karşı karşıya geliyordu. 1960'larda kaybeden Ajax bu sefer kazanıyordu. Ertesi gün Hollanda da gazeteler şu başlığı atıyordu: "Katenaçyo'nun Mahvoluşu" . Sonrasında Katenaçyo sistem olarak hiç kullanılmadı ama başka isimlere de etki etti. 2004'de Otto Rehagel Yunanistan ile Avrupa Şampiyonu, 2006'da Marcelo Lippi İtalya ile Dünya Kupasına uzanıyordu. José Mourinho bu mentalite ve değişik sistemleri birleştirerek sürekli 23 kupa kazandı. Şu sıralarda Ranieri, Leicester City ile Premier Ligde bu mentalite ile zirvede. Bu Katenaçyo'nun kullanıldığı anlamına gelmez. Çünkü Katenaçyo sarkık liberosuz oynanmaz.

Yorumlar

  1. İlginç bir bilgi.
    http://ucluklavye.blogspot.com.tr/ beklerim.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Hız Tutkunları | F1 Şampiyonları

‘’İkinci bitiren birinci kaybedendir.’’   -Ayrton Senna Ünlü Alman fizikçi Albert Einstein der ki: ’’ Aptallara göre insanlar; ırk, cinsiyet, milliyet, yaş, statü, renk, din ve dil başta olmak üzere 8’den fazla kategoriye ayrılırlar. Halbuki olay bu kadar komplike değildir. İnsanlar sadece 2’ye ayrılırlar: İyi insanlar ve kötü insanlar.’’  Formula 1 pilotları da ikiye ayrılır: Şampiyon olanlar ve olamayanlar. Formula 1 Dünya Şampiyonası ilk düzenlendiği 1950’den bu yana birçok pilot gördü. Fangio,Schumacher ,Senna,Prost,Brabham,Hill,Lauda,Icxy,Hunt,Hakkinnen ve birçokları ancak bunlar içinde en dikkat çekenleri kesinlikle şampiyon olanlarıdır. İşte bu şampiyonları Formula 1’in ilk düzenlediği seneden itibaren derlemeye çalıştım.

Maç Raporu | Astana - Galatasaray

Şampiyonlar Liginde 2. hafta dün start aldı. Temsilcimiz Galatasaray Kazakistan deplasmanında Astana ile 2-2 berabere kaldı. Galatasaray'ın sıkıntılı günlerin geçericeğini çok önceden yazmıştık. Transfer döneminin de ki fiyaskonun ardından sezonun aynı şekilde geçeceği aşikardı. Hamza Hamzaoğlu ve Galatasaray geçen senede kaldı. Galatasaray, geçen senede pek bir farkı yok. Tek fark, artık Muslera ütopik kurtarışlar yapıp takımı ipten alamıyor. Maça geçecek olursak ilk 45 dakika Galatasaray adına Sneijder'in şutları ve Bilal'in attığı golden başka futbol adına pek bir şey yoktu. Astana ise Galatasaray'a oranla daha derli toplu bir takım görüntüsü verdı. Özellikle Galatasaray'ın pres yaptığı dakikalarda pasla presi çok güzel kırdılar. Maksimovic, oyunu yönlendiren isimdi Astana adına. Genç oyuncu pas organizasyonlarında takımını harika yönetti. Astana adına eksi ise pasla kırdıkları presin ardından hücum bölgesinde kısır kalmalarıydı. İkinci yarıda ise bambaşka bir