Ana içeriğe atla

Analiz | Liverpool - Manchester United


İngiltere Premier Ligi 8.haftanın maçında Manchester United, Liverpool deplasmanına çıktı. Maç öncesi her iki takımda da çok önemli eksikler vardı. Manchester United adına Pogba ve Fellaini’nin yokluğu büyük sorun teşkil ederken, Liverpool’da Sadio Mane’nin yokluğu Jürgen Klopp’u zorluyordu. Maç öncesi puan durumunda Manchester United, lider Manchester City ile aynı puan ile haftaya giriş yaparken Liverpool liderin 7 puan gerisinde 8.haftaya giriş yaptı.


Yukarıda belirttiğim eksikler sonrası Mourinho’nun maça geçen sezon oynanan Chelsea maçında, kenar forvetleri adam adama savundurma sürprizine benzer veya bu sezon ve geçen sezon olduğu gibi üçlü savunma tarzı bir sürpriz bekliyordum ancak Mourinho risk almak yerine kendisinin en iyi bildiği oyun şablonun da takımını sahaya sürdü. Üçüncü bölgede gölge pres yapan Manchester United, ikinci bölgede agresifliği arttırmayı tercih ediyordu. Burada kazanılan toplarla Martial, Mkhitaryan, Young ve Lukaku gibi çabuk oyuncularla Liverpool kalesinde tehlike oluşturmayı amaçlamıştı Portekizli teknik adam. Hücumlarında özellikle Liverpool’un kanayan yarası sol kenar savunması üzerine yoğunlaşıyordu. Hücum ettiği dakikalarda dahi geride en az 3 adamla bekleyerek önlem alan bir Manchester United savunması bize Mourinho’nun önceliğinin yenilmemek olduğunu kanıtlıyordu. Topu da rakibe bırakacağını sezona harika giriş yapan Mata yerine sağ bek veya sol bek olarak sıklıkla gördüğümüz Ashley Young tercihi gösteriyordu. Ashley Young tercihinin sebeplerinden biri de Coutinho’nun Liverpool hücumlarına öncülük etmesi. İlk 45 dakikada Valencia’nın Coutinho’nun peşinden merkeze kadar yanaştığını gördük, Valencia’nın açtığı alanı kapatmak adına ise Ashley Young görevliydi. Jose’nin Liverpool ön taraftaki üçlüsünün topla kat edememesi adına koşu yollarını kümelenerek kapatma çabası da Liverpool hücumlarına ket vuruyorudu.


Liverpool cephesinde ise Mane’nin yokluğu dışında beklenilen ilk 11 ile sahaya çıktı. Liverpool maça sezon boyunca oynamaya çalıştığı oyunla sahaya çıktı. Ana plan öndeki 3 hareketli ismin ceza sahası ve çevresinde alan açması ve buralara Wijnaldum-Henderson-Emre üçlüsünden ekstra adam sokarak gol bulmayı amaçlıyordu. Savunmada ise Lukaku’nun başlatacağı hücumları önlemek adına gelen her topta çevresinde Lovren-Matip ikilisinden hangisine yakınsa biri, yine yakın olduğu bölgedeki bek ve orta sahadan genelde Henderson pas açısını kapatmaya çalışıyordu. Her ne kadar Mourinho, Mkhitaryan’ı Lukaku’ya yakın oynatarak pas opsiyonu oluşturmaya çalışsa da Liverpool savunması imkan vermedi. Pogba’nın yokluğu ve Mata’nın da yedek kulübesinde oluşu Manchester United hücumlarında topun etkili kullanılmamasına sebebiyet veriyordu. Bu sebeple tartışmalı Liverpool savunmasının sadece 1 net pozisyon verdiğini görmüş olduk.



İkinci yarıya oyuncu değişikliği anlamında iki taraftan da hamle görmedik ama Klopp, oyun içi düzende değişikliğe gitmişti. Coutinho daha merkeze yakın görürken maça sağ iç oyuncusu gibi başlayan Wijnaldum sol iç oyuncusu olarak ikinci yarıya başladı. Emre Can ise sağ iç oyuncusu olmuştu. Kırmızı şeytanlarda ise oyun içinde de değişiklik yoktu, Mourinho maça başladığı gibi üst düzey savunma disiplini ile devam ediyordu. Dakikalar ilerledikçe Klopp yaptığı hamlenin işe yaradığın gördük. Mourinho’nun değişikliklerine kadar Liverpool maçtaki en net baskısını kurdu United’a karşı. Coutinho’yu daha fazla topla buluşuyor ve 3.bölgeye daha etkili şekilde taşınıyordu. Mourinho’nun kenardan Lingard ve Rashford hamlesine kadar Liverpool etkili 2-3 atağı oldu ancak bir türlü golle sonuçlanmadı. Manchester United’ın ileride top tutamaması Mourinho’yu yorulan Mkhitaryan ve varlık gösteremeyen Martial yerine Rashford ve Lingard hamlesi yapmasına sebebiyet verdi. Bu hamleden sonra Manchester United biraz daha topa sahip olmaya başladı ve Liverpool baskısını kırmayı başardı. Mourinho son değişiklik için, Liverpool’un 7 puan geride olmasından dolayı Klopp’un risk almasını bekledi ancak Klopp öndeki üçlüyü değiştirdi. Eğer orta sahadaki üçlüyü yani Wijnaldum-Henderson-Emre üçlüsünden biri çıksa orta sahayı almak adına kenardan Mata hamlesi ile geleceğini düşünüyordum. Zaten maç sonunda da Mourinho bunu onaylar şekilde bir açıklama yaptı. Lingard ve Rashford hamlesinden sonra kırılan Liverpool baskısını yeniden kurmak adına kenardan santrafor özeliklli Sturridge ve Solanke gelince ve oyundan çıkan isimlerden biri Coutinho olunca Liverpool maç sonuna kadar tehlike oluşturamadı. Mourinho skoru 0-0’a kilitlemek adına Lindelöf hamlesi ile kenardan cevap verdi. Maçın sonunda Liverpool doldur boşaltına döndü oyun ancak skor üretimi yine olmadı. Maç başladığı gibi 0-0 bitti. Bu skorla birlikte Manchester United, lider Manchester City’nin 2 puan gerisinde 2.sırada kalırken, Liverpool 9 puan geride 8.sırada kaldı.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Savunma Sanatı | Catenaccio

Defansif futbol bir resim olsaydı Mona Lisa'sı "Catenaccio" olurdu. "Catenaccio" İtalyanca'da asma kilit anlamına gelmektedir. Doğuşu ve Mucidi Katenaçyo'nun doğuşu adını aldığı coğrafyada doğmadı. Katenaçyo İsviçre'de Karl Rappan tarafından bulunur. Rappan, Servette ve İsviçre Milli Takımını çalıştırmaktadır. Ancak Rappan'ın bir sorunu vardır. Takımlarının gol yemesinden şikâyetçidir ve 3-2-5 sistemine karşı olan Rappan, bu sisteme antitodunu bulmaya kararlıdır. Rappan, forvetten birer oyuncu eksilterek 1-3-3-3 sistemini ortaya çıkarttı. Lâkin bu sistemin felsefe olarak görülüp dünyayı fethetmesi biraz zaman alacaktı. Viani'nin Katenaçyosu Katenaçyonun bir felsefe halini alması adının verildiği topraklara gelmesi ile olur. Katenaçyoyu bir felsefe halini almasını sağlayan isim ise Gipo Viani'dir. Viani, Salernitana ile Serie B'de katenaçyo ile şampiyon oluyordu. Viani, takımını oldukça geriye çekiyor topu raki

Hız Tutkunları | F1 Şampiyonları

‘’İkinci bitiren birinci kaybedendir.’’   -Ayrton Senna Ünlü Alman fizikçi Albert Einstein der ki: ’’ Aptallara göre insanlar; ırk, cinsiyet, milliyet, yaş, statü, renk, din ve dil başta olmak üzere 8’den fazla kategoriye ayrılırlar. Halbuki olay bu kadar komplike değildir. İnsanlar sadece 2’ye ayrılırlar: İyi insanlar ve kötü insanlar.’’  Formula 1 pilotları da ikiye ayrılır: Şampiyon olanlar ve olamayanlar. Formula 1 Dünya Şampiyonası ilk düzenlendiği 1950’den bu yana birçok pilot gördü. Fangio,Schumacher ,Senna,Prost,Brabham,Hill,Lauda,Icxy,Hunt,Hakkinnen ve birçokları ancak bunlar içinde en dikkat çekenleri kesinlikle şampiyon olanlarıdır. İşte bu şampiyonları Formula 1’in ilk düzenlediği seneden itibaren derlemeye çalıştım.

Maç Raporu | Astana - Galatasaray

Şampiyonlar Liginde 2. hafta dün start aldı. Temsilcimiz Galatasaray Kazakistan deplasmanında Astana ile 2-2 berabere kaldı. Galatasaray'ın sıkıntılı günlerin geçericeğini çok önceden yazmıştık. Transfer döneminin de ki fiyaskonun ardından sezonun aynı şekilde geçeceği aşikardı. Hamza Hamzaoğlu ve Galatasaray geçen senede kaldı. Galatasaray, geçen senede pek bir farkı yok. Tek fark, artık Muslera ütopik kurtarışlar yapıp takımı ipten alamıyor. Maça geçecek olursak ilk 45 dakika Galatasaray adına Sneijder'in şutları ve Bilal'in attığı golden başka futbol adına pek bir şey yoktu. Astana ise Galatasaray'a oranla daha derli toplu bir takım görüntüsü verdı. Özellikle Galatasaray'ın pres yaptığı dakikalarda pasla presi çok güzel kırdılar. Maksimovic, oyunu yönlendiren isimdi Astana adına. Genç oyuncu pas organizasyonlarında takımını harika yönetti. Astana adına eksi ise pasla kırdıkları presin ardından hücum bölgesinde kısır kalmalarıydı. İkinci yarıda ise bambaşka bir